Annelik Duygusu Ne Zaman Başlar, Neler Hissedilir? Bir kadın anne olmaya karar verdiğinde, kocasına kendini önemli hissettirecek ve egosunu tatmin edecek şekilde çekici hale gelir. Her zamankinden daha güzel, daha şefkatli, daha sevecen, daha adanmış ve kocasının ihtiyaçlarına daha özenli olur. Aynı zamanda kocasının ilgisini ve sevgisini daha fazla talep eder. Kocasının hamilelik sırasında kendisine destek olmasını ve çocuklarının doğumunda ve yetiştirilmesinde ona yardımcı olmasını ister. Ona mümkün olan en iyi ebeveyn olduğunu nasıl hissettireceğini bilir. Annelik içgüdüsü sadece kendisi için değil, partneri için de geçerlidir.
Annelik Duygusu Ne Zaman Başlar, Neler Hissedilir? Bir kadın bebek sahibi olduğunda daha da güzelleşir. Birçok erkek, ilk bebeklerinin doğumundan sonra eşlerini kıyaslanamaz bulur. Kadın, bebeklerini doğurabildiği için dünyanın en güzel kadınıdır. Onun güzelliği içinden, kadınlığından ve üreme kapasitesinden gelir. Ve aynı zamanda artık bebeğini tüm kalbiyle korumak ve büyütmek isteyen bir anne olduğu içindir, tıpkı diğer annelerin yapacağı gibi.
Annelik, kadınların inkar edilemeyecek doğuştan gelen bir niteliğidir. Bu, onları bebeklerine bakmaya ve onları zarar görmekten korumaya iten bir içgüdüdür. Aynı zamanda çocuklarına iyi bir baba olabilecek bir erkekle birlikte olmak istemelerini sağlayan bir içgüdüdür. Annelik içgüdüsü evrendeki en güçlü kuvvetlerden biridir. Kadınları anne olmaya ve çocuklarına bakmaya iten güçtür. Aynı zamanda çocuklarına iyi bir baba olabilecek bir erkekle birlikte olmak istemelerini sağlayan güçtür.,
Eşleştirme Hipotezi
Eşleşme Hipotezi sadece kadınların benzer yeteneklere sahip erkekleri seçmesiyle ilgili değil, aynı zamanda kadınların birlikte yıllarını güvenle geçirebileceklerini düşündükleri erkekleri seçmesiyle de ilgilidir.
Eşleştirme Hipotezi sadece insanların kendilerine benzeyen partnerlere ilgi duymasıyla ilgili değildir Annelik içgüdüsü biyolojik bir temele sahip olsa da sosyal faktörler tarafından da belirlenir. Çevre, kültürel ve dini gelenekler ve ahlaki değerler annelik içgüdüsünün şekillenmesinde önemli rol oynar. Annelik içgüdüsü sadece çocuk doğurmak ve yetiştirmekle ilgili değildir. Aynı zamanda çocuklara nasıl davranacaklarını ve çevrelerindeki dünyaya nasıl uyum sağlayacaklarını öğretmekle de ilgilidir. Başka bir deyişle, annelik içgüdüsü sosyalleşme ile ilgilidir.
Bir kadın hamile kaldığında, taşıdığı çocuğa karşı annelik duyguları hisseder. Ve bu duygular doğumdan sonra durmaz; çocukluk ve ergenlik boyunca devam eder. Annelik duyguları, çocukların ihtiyaçlarına ve sorunlarına verilen duygusal tepkilerdir. Her zaman olumlu değildirler; olumsuz da olabilirler. Ancak her zaman oradadırlar.
Annelik içgüdüleri güçlü olabilir ve diğer tüm düşüncelerin önüne geçebilir. Örneğin savaş bölgelerinde anneler çocuklarını kurtarmak için hayatlarını tehlikeye atarlar. Birçok kültürde annelerden, kendi hayatlarından vazgeçmek anlamına gelse bile, çocukları için büyük fedakarlıklar yapmaları beklenir. Ancak annelik içgüdüsü bir zayıflık değil, bir güçtür. Önemsemenin, hissetmenin, empatinin gücüdür. Sevginin gücüdür.
