Yaşam

Değişen Güzellik Anlayışı

Güzelliğin simetri ve oranlara bağlı olduğunu savunanlar olsa da, aslında güzellik değişmezlik üzerine kurulmuş bir kavram değildir. Güzellik her kültürde farklı tanımlanır ve zaman içinde biçim ve anlam değiştirebilir. Değişmeyen tek şey ise o anki güzellik anlayışı ne ise, herkesin bunu arzu ediyor ve güzel görünmek istiyor olmasıdır.

Güzel olmak, hem tercih edilen, hem de en iyi olmak kavramları ile beraber düşünülmüş ve sonuç olarak da kıskançlığı yaratmıştır.

Erkekler de Güzel Olma Çabasında

İnsanlık tarihi ile değişen güzellik anlayışı, ne olursa olsun, bir tek kadınların değil, erkeklerinde en güzel olma çabası içinde olduğunu göstermektedir. Bunun altında yatan sebepler araştırıldığında ise, çok ilginç bir detay karşımıza çıkmaktadır. Evrimci psikolojiye göre, güzellik karşısında verdiğimiz tepkiler ve güzel olma, beğenilme arzularımız, tamamen içgüdüsel tepkilerden oluşmaktadır. Bu içgüdüleri ise, üreme ve sağlıklı genler taşıyan çocuk sahibi olma dürtümüz yönlendirmektedir. Bu bir nevi hayatta kalma stratejisidir. Çünkü iyi genler, güçlü nesiller ve daha sağlıklı bir toplum anlamına gelmektedir. Bu söylenildiğinde, bazı kişiler tarafından destek görmese de bilimsel olarak desteklenen görüş budur.

Sağlıklı ve Güçlü Olmak Önemli

Değişen güzellik anlayışı olgusu ise, burada ortaya çıkmaktadır. Çünkü her bölgede, güçlü ve sağlıklı olabilmek için değişik özelliklere ihtiyaç duyulmaktadır. Bunu için güzellik anlayışının farklı kültürlerde, değişkenlik gösterdiği ve zaman içinde değiştiği bir gerçektir. Kesin kriterler içerisinde olan ve değişmez bir güzellikten bahsetmek, bu bilgiler ışığında oldukça güçtür. Günümüzdeki, güzellik anlayışı kriterlerine uymak isteyen ve bu yüzden mutsuz olan binlerce kadın vardır. Bu kadınlar mutsuz, özgüveni olmayan ve hatta kendini toplumdan soyutlayan bireyler haline gelmektedir. Dayatılmış güzellik anlayışı, neye göre ve kime göredir? Bu olgunun kırılması çok kolay değildir ancak, kadınlarımızın görsellikten çok, kendi bireysel özelliklerini geliştirmeye odaklanması, daha mutlu bireyler yaratacaktır.

Estetik

Belki de bu problemin anahtarı ilk çağlarda gizlidir. Estetik kelimesi Yunancadan gelen ve duyum, duygu ve algı anlamına gelmektedir. Günümüzde estetiğin bu denli çarpıtılması ve küçücük bir bakış alanına sıkıştırılması ne kadar da üzücüdür. Tüm kadınlar bu yanlış şekilde değişen güzellik anlayışı etkisinden kendilerini korumalıdır. Sağlıklı bireyler, iyi anne ve eşler ancak bu baskıların dışında durabilirse, daha kolay kendileri olabileceklerdir. Unutmayalım ki sadece güzellik anlayışının ve bu bakış açısının sınırları içinde yaşamak, dünyamızı ve duygularımızı da kısıtlayacaktır. Elimizde olanların kıymetini bilmek ve kendimizle barışık olmak, güzel yaşamanın sırrıdır.

Daha Fazlasını Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu