Anne-Çocuk

Çocuklarda Obezite ve Egzersiz Hakkında Her Şey!

Çocuklarda Obezite ve Egzersiz Hakkında Her Şey! Kilo kaybının iki temel yaklaşımı kalori kısıtlaması ve egzersizdir. Çalışmalara göre diyet ve egzersiz birlikte uygulandığında yalnızca diyete göre daha fazla kilo kaybına yol açmaktadır. Özellikle uzun dönemde, verilen kilonun korunabilmesi için egzersiz vazgeçilmez unsurdur. Bu nedenle egzersiz kilo vermeye yönelik tüm programların vazgeçilmez bir parçasıdır.

Çocuklarda Obezite ve Egzersiz Hakkında Her Şey! Egzersizin yararları şöyle özetlenebilir. Egzersiz sırasında kalori harcanır. Kan basıncı, serum kolesterolü, vücut kompozisyonu, kalp ve solunum sistemi üzerinde olumlu etkileri vardır. Egzersiz obez kişinin psikolojik durumunu iyileştirir. Yağsız vücut kütlesi kaybını önler. Egzersiz haftada en az 3 kez, 30 dakika süresince ter atacak kadar yapılmalıdır. Egzersiz yoğunluğu ve süresi yavaş yavaş artırılmalıdır.

Obezitenin davranışsal tedavisi 

Davranışsal yaklaşımların amacı obez hastaların yeme alışkanlıklarını, aktivitelerini, düşünme biçimlerini değiştirmektir. Davranışsal yaklaşımların temelinde bireyin kendini disipline sokması yatar. Yine davranışsal yaklaşımların en önemli amaçlarından birisi düzenli fiziksel aktivite alışkanlığının hastalara kazandırılmasıdır Obezitenin davranışsal tedavisi İlaç tedavisi  çocuklarda önerilmemektedir. Cerrahi tedavi  gastroplasti, intestinal bypass vb. çocuklarda önerilmemektedir.

Çocuklarda Obezite ve Egzersiz Hakkında Her Şey!
Çocuklarda Obezite ve Egzersiz Hakkında Her Şey!

Obezitenin Önlenmesi

Obeziteye yol açan risk etmenlerine karşı sigara karşıtı benzeri kampanyalar ve yasal önlemler uygulanabilir. Bazı İskandinav ülkelerinde çocuk televizyonlarında besin reklamları yasaklanmıştır. Örneğin Finlandiya’da okul yemeklerinin kalori ve beslenme içeriğinin ilan edilmesi zorunlu kılınmıştır. Ailesel bakımdan risk altındaki çocuklara yönelik erken dönemde davranış tedavisi uygulanabilir. Okul programlarında obeziteye yönelik eğitim sağlanması da obezitenin önlenmesinde yarar sağlayacaktır . Çocuklar yürüme mesafesindeki yerlere arabayla değil, yürüyerek götürülmeli, Günde en az 30 dakika fiziksel aktivite yapmalarını sağlayacak ortam ve yaşam biçimi oluşturulmalı,

  • Sebze-meyve ve kuruyemiş ağırlıklı beslenme seçilmeli,
  • Saatlerce televizyon ve bilgisayar önünde zaman geçirmesini önleyecek fiziksel aktivite içeren faaliyetler düşünülmeli, (Çocuklar okul dışı uyanık kaldıkları zamanın neredeyse yarısını ekran önünde hareketsiz olarak geçirmekte, çok meşgul ana-babalar için bu durum onaylanmakta, çoğu da sokakta oynama yerine evde oturmanın daha güvenli olacağını düşünmekte)
  • Basit aile yürüyüşleri yapılmalı,
  • Top, ip, raket gibi fiziksel faaliyet gerektiren oyuncaklar alınmalı, gerektiğinde çocukla birlikte oyun oynanmalı, Çocuğun okul spor faaliyetlerine katılımı (futbol, voleybol, basketbol, yüzme) teşvik edilmeli,
  • Alışverişte sağlığa yararı çok az, yağ içeriği yüksek besinler yerine sebze-meyve yoğurt gibi fonksiyonel besinler satın alınmalı,
  • Çocuk diyete sokulmamalı, günde 5 kez meyve ve sebze yemesi önerilmeli, (Bir adet taze meyve, bir avuç meyve kurusu, bir bardak taze sıkılmış meyve suyu, bir tabak sebze yemeği, bir tabak salata gibi)
  • Çocukla birlikte sofraya oturulmalı, Çocuğun sebze yemeyi reddetmesi halinde, ısrar etmeden ve hiç bir yorum yapılmadan bu önünden kaldırılmalı, ancak sürekli sebze yemeği sunulmalı,
  • Anne-babanın yemediği, yemeyi sevmediği hiçbir şeyi çocuğun yemesi beklenmemeli,
  • Çocuğun sebzeyi yemesi halinde ödül olarak pasta, tatlı, çikolata, şekerleme önerilmemeli. Bu çocukta bu tür gıdaların daha değerli olduğu imajını yaratır.
  • Çocukla birlikte yemek hazırlanmalı,
  • Çocuğa yiyecek parası vermek yerine yanına elma, muz gibi bir meyve konulmalı,
  • Gofret, şekerleme, bisküvi, çikolata gibi besinler yasaklanmamalı. Bu, onları daha çekici yapar.
Daha Fazlasını Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu